__KARDELEN__
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

__KARDELEN__


 
AnasayfaKapıGaleriAramaLatest imagesGiriş yapKayıt Ol

 

 1500'ler de İngiltere

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
kardelen
Yönetici
Yönetici
kardelen


Kadın
Mesaj Sayısı : 561
Yaş : 45
Nerden : istanbul
Ruh Halim : 1500'ler de İngiltere Inanma11
TAKIM : 1500'ler de İngiltere Besiktas
SANAL HAYVAN : 1500'ler de İngiltere 10balikeu1mf8ap1pk8
BURÇ : 1500'ler de İngiltere Boga
Puan : 586400
Kayıt tarihi : 30/04/08

1500'ler de İngiltere Empty
MesajKonu: 1500'ler de İngiltere   1500'ler de İngiltere Icon_minitimePtsi 04 Ağus. 2008, 18:19

1500'lerde İngiltere:

İnsanların çoğu Haziran'da evleniyordu Çünkü senelik banyolarını Mayıs
ayında yapıyorlar, Haziran'da hala çok kötü kokmuyorlardı. Ama yine de
kokmaya başladıkları için gelinler vücutlarından çıkan kokuyu bastırmak
amacıyla ellerinde bir buket çiçek taşıyordu.
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Banyolar içi sıcak suyla doldurulmuş büyük bir fıçıdan meydana
geliyordu. Evin erkeği temiz suyla yıkanma imtiyazına sahipti. Ondan
sonra oğulları ve diğer erkekler, daha sonra kadınlar, sonra çocuklar
ve en son olarak ta bebekler aynı suda yıkanıyordu. Bu esnada su o kadar
kirli hale geliyordu ki içinde gerçekten bir şeyleri kaybetmek mümkündü.
İngilizce'deki "banyo suyuyla birlikte bebeği de atmayın" (Don't throw
the baby out with the bath water) deyimi buradan gelmektedir.
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Evlerin çatıları üst üste yığılmış kamıştan yapılıyor, kamışların
altında tahta bulunmuyordu. Burası hayvanların ısınabilecekleri tek yer
olduğu için bütün kediler, köpekler ve diğer küçük hayvanlar (fareler,
böcekler) çatıda yaşıyordu. Yağmur yağdığı zaman çatı kayganlaşıyor ve
bazen hayvanlar kayarak çatıdan aşağı düşüyordu. İngilizce'deki
"kedi-köpek yağıyor" (It's raining cats and dogs) deyimi buradan
gelmektedir.
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Yukarıdan evin içine düşen şeyleri engelleyecek hiçbir şey yoktu.
Böceklerin ve buna benzer nesnelerin yatakların içine düşmesi büyük bir
sıkıntı oluşturuyordu. Etrafında yüksek direkler ve üstünde örtü bulunan
İngiliz usulü yataklar buradan gelmektedir.
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Zemin topraktı. Sadece zenginlerin zemini topraktan başka bir şeyden
yapılmıştı. Toprak kadar fakir (dirt poor) tabiri buradan çıkmıştır.
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Zenginlerin ahşaptan yapılmış zeminleri vardı. Bunlar kışın ıslandığı
zaman kayganlaşıyordu. Bunu önlemek için yere saman (thresh)
seriyorlardı. Kış boyunca saman sermeye devam ediliyordu. Bir zaman
geliyordu ki kapı açılınca saman dışarıya taşıyordu. Buna mani olmak
üzere kapının altına bir tahta parçası konuyordu ki bunun adı "thresh
hold" (saman tutan; Türkçesi "eşik") idi.
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Yemek pişirme işlemi her zaman ateşin üzerine asılı durumdaki büyük bir
kazanın içinde yapılıyordu. Her gün ateş yakılıyor ve kazana bir şeyler
ilave ediliyordu. Çoğu zaman sebze yeniyor, et pek bulunmuyordu. Akşam
yahni yenirse artıklar kazanda bırakılıyor, gece boyunca soğuyan yemek
ertesi gün tekrar ısıtılarak yenmeye devam ediliyordu. Bazen bu yahni
çok uzun süre kazanda kalıyordu. "Bezelye lapası sıcak, bezelye lapası
soğuk, kazandaki bezelye lapası dokuz günlük" (peas porridge hot, peas
porridge cold, peas porridge in the pot nine days old) tekerlemesinin
menşei budur.
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Bazen domuz eti buluyorlar o zaman çok seviniyorlardı. Eve ziyaretçi
gelirse domuz etlerini asarak onlara gösteriş yapıyorlardı. Birisinin
eve domuz eti getirmesi zenginlik işaretiydi. Bu etten küçük bir parça
keserek misafirleriyle oturup paylaşıyorlardı. Buna "yağ çiğnemek" (chew
the fat) adı veriliyordu.
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Parası olanlar kalay-kurşun alaşımından yapılmış tabaklar alabiliyordu.
Asidi yüksek olan yiyecekler kurşunu çözerek yemeğe karışmasına sebep
oluyor, böylece gıda zehirlenmelerine ve ölüme yol açıyordu. Domatesler
buna sık sık sebep olduğu için bunda sonraki yaklaşık 400 yıl boyunca
domateslerin zehirli olduğu düşünülmüştü.
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Çoğu insanın kalay-kurşun alaşımından yapılmış tabakları yoktu. Onun
yerine tahta tabaklar kullanıyorlardı. Çoğu zaman bu tabaklar bayat
ekmekten yapılıyordu. Ekmekler o kadar bayat ve sertti ki uzun zaman
kullanılabiliyordu. Bunlar hiçbir zaman yıkanmadığı için içinde kurtlar
ve küfler oluşuyordu. Kurtlu ve küflü tabaklardan yemek yiyen insanların
ağızlarında "tabak ağzı" (trench mouth) denen hastalık ortaya çıkıyordu.
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Ekmek itibara göre bölüşülüyordu. İşçiler yanık olan alt kabuğu, aile
orta kısmı, misafirler de üst kabuğu alırdı.
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Bira ve viski içmek için kurşun kadehler kullanılıyordu. Bu bileşim
insanları bazen birkaç gün şuursuz vaziyette tutabiliyordu. Yoldan geçen
insanlar bunların öldüğünü sanıp defnetmek için hazırlık yapıyordu.
Bunlar birkaç gün süreyle mutfak masasının üstüne yatırılıyor¸ aile
etrafına toplanıp yiyip-içerek uyanıp uyanmayacağına bakıyordu. Buna
"uyanma" nöbeti deniyordu.
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
İngiltere eski ve küçük bir yerdi, insanlar ölülerini gömecek yer
bulamamaya başlamıştı. Bunun için mezarları kazıp tabutları çıkarıyor,
kemikleri bir "kemik evi"ne götürüyor ve mezarı yeniden kullanıyorlardı.
Tabutlar açıldığında her 25 tabutun birinde iç tarafta kazıntı izleri
olduğu görüldü. Böylece insanların diri diri gömüldüğü ortaya çıktı.
Buna çözüm olarak cesetlerin bileklerine bir ip bağlayıp bu ipi tabuttan
dışarıya taşıyarak bir çana bağladılar. Bir kişi bütün gece boyu
mezarlıkta oturup zili dinlerdi. Buna mezarlık nöbeti "graveyard shift")
denirdi. Bazıları zil sayesinde kurtulur ("saved by the bell") bazıları
da "ölü zilci" (dead ringer) olurdu...
...



alıntıdır...
...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.kahramankizlar.com
 
1500'ler de İngiltere
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
__KARDELEN__ :: Diğer Konular :: Mizah + Görsel Paylaşım :: Komik Yazılar-
Buraya geçin: